21 Nisan 2009 Salı

Zafer

Kafamın içindeki manolya ağacının bedenine yaslanıp, gölgesinde şampanya içiyorum bu gece. Bir şarkının notalarını koparıyor, kulaklarıma küpe gibi asıyorum sonra.
Neşem yerinde...
Kaburgalarımın arasına sakladığım, sonra unuttuğum o eksiksiz aşk tarifini çıkartıyorum.
Artık önümde, yanımda, her yerimde...
İçimden bi çığlık atmak geliyor bu gece hem de en cüretkarından.
Zevkin sarı beyaz yapraklarıyla oynaşmak geliyor sonra.
suç bedenimde.
Bu güne kadar yaşadıklarımı durdurup, ileri sarıyorum.
Pudra şekeri serpilmiş bir mutluluk çıkıyor karşıma sonra
Zafer benimle...

1 yorum:

Adsız dedi ki...

uzun süredir bu kadar güzel bir aşk tarifi görmemiştim ki artık aşka olan inancımı kaybetmişken..

gerçekten tekrar tekrar hayatta böyle şeyler olabiliyor mu bilemiyorum ama bunu okumak gerçekten insanın kendine dair içinde bir umut bile uyandırabiliyor..

yüregine eline sağlık...