ÖZ

"Hayatına şimdiye kadar kim girdiyse çıkart at", "Sadece beni sev", "Önce egomu sonra beni okşa", ... diye gider bu konuşmalar. İlk başta geliştirmemiz gereken şey özgüvenken neden spor salonlarına boş boş para veriyoruz. Spor salonlarında promosyon mu var? "1 senelik üyelere 1 aylık özgüven bedava". Kendini sevmeyen birinin sizi sevebileceğini de nerden çıkarttınız? Sevgi olmayacağı gibi bir de kıskançlık denen dev sivri sinek sürekli evin içinde olacak. Açık bulduğu her anında oranızı buranızı sokacak. Yanlız özgüvenin de çakmalarından sakının lütfen: 'en özgüven', 'tarihi özgüven', 'özgüvenin hası'

dip s.o.s

Aslında bu sizin bildiğiniz gibi cipsin neşesini yerine getirmek için kullanılan renkli sos değil. Hayatta en dibe vurduğunuz zaman sizi kurtarabilecek kişilere yapmanız gereken yardım çağrısı...

Go home

Hani New York'a kötü cadı tarafından ışınlanmış hayattan bihaber prenses, eteklerini savura savura şarkı söylerken arada da yeni nesil ilişkiler hakkında sinir bozucu neşesiyle yorum yapar ya. Benim bu kendini bilmez, en yakın arkadaşı sincap olan kadına bir çift lafım var.
Bak güzelim burada uyurken dudaklarına öpücük konduran yakışıklı prens olayı kriz dolayısıyla kaldırıldı. Hükümet sadece 3 çocuk yapan beslemeleri destekliyor. İlk görüşte aşk, heyecan, eteklerin uçuşması gibi konseptler sadece reklam filmlerinde ürün satmak için kullanılıyor. Diyelim ki bütün bunlara rağmen oldun o zaman da peşine botoxlu üvey anneden daha ağır şeyler takılıyor. Yakın arkadaşın sincapla bir gece dışarı çıkıp kız gecesi yap bakalım başına neler geliyor? Ya da kariyer peşinden koş bakalım o dişlerini kılıcıyla temizleyen adam sana tahammül edebiliyor mu? Bence sen o 3 elmayı bize bırak yuvana dön.

Accidental Killer

Yanlışlıkla nasıl katil olunur? Aslında içimizde bağdaş kurup Buda kıvamında oturan, göbekli bir vahşi var da çıkmak için ortam mı arıyor? Eğer iyi bir insan olmayı kafaya taktıysanız da sadece içinizde götü göbeği büyütüğüyle mi kalıyor? Peki en ufak cinnet anında yaptıklarınızın sorumluluğunu bu içinizdekine yükleyebilir misiniz? Belki de bu tip katillerin "Ben masumum" söylemlerinin altında yatan gerçek budur.

Öldürmenin çeşitli yolları vardır. Bunlar fiziksel, zihinsel ve duygusal olarak üçe ayrılır. Her üçünde de nefes borunuza azı dişini geçirmiş katil, size yavru zebra muhamelesi yapar. Ben yine de avının peşine bilinçli düşmüş, eli bu işlere yatkın, işi mesleki anlamda geliştirmiş olanlardan yana kullanıyorum tercihimi. Çünkü acemisine denk geldiniz mi işiniz sadece göbeklinin insiyatifine kalıyor.

USB

Hani bilgisayarlarımızdan bilgi aktarma aparatı çıktı da hayatımızı kurtardı ya... Halk dilinde 'pipi' denen ama asıl adı USB olan. Şimdi ben diyorum ki Tanrı bu cinsel organlarımızı yaratırken biraz milenyum kafasına girseydi ve öyle tasarlasaydı bizleri hayatımız çok kolay olmaz mıydı?
Sevişiyorsun ve gelmişin geçmişin bütün bilgi karşıya yükleniyor. Sen rahat ben rahat. Haa tabii karşındaki insanı da yaşadıklarının ağırlığına göre seçiyorsun. Eğer sende 64 GB bilgi varsa ve karşı taraf 32 GB ise bu iş yürümez. Sendeki bilgiyi kaldırabilecek adam olmalı olacaksa. Önce burç sonra bellek durumunun sorulduğu ilişki ortamının özlemini duyuyorum...

factotum

Bir insanın hayallerini çamaşır ipine itinayla mandallayıp kurutamazsınız. "Her şeyi yaparım" diyenlerin şuursuz girişimleri karşısında lekelenmemeye çalışmak ne sizin ne de kullandığınız deterjanın suçudur. Hata; kısa programda yaşanmaya çalışılan aşklardır...

tüfek

"Eğer bir hikâyede tüfek varsa, sonunda mutlaka patlamalıdır" demiş Anton Pavlovic Cehov. Kadın erkek ilişkilerine bakıldığında her zaman ortada bir tüfek vardır. O zaman patlamamasını beklemek sadece sizin barış yanlısı olduğunuzu ve bu dünyaya fazla olduğunuzu gösterir.

'r' ler yenebilir mi?

Durup dururken sorulan anlamsız sorular karpuz çekirdekleri kadar haz verir bir insana. Cevabında şevk beklemek ise kesinlikle iyi niyetli bakış açısının herpes olmuş halidir.
İşte bu bir ilişkinin yamaç paraşütü olmadan arkasından üflendiği andır.
Soruyu soran ile cevap verecek kişinin hevesleri aynı düzeyde tutulamazsa geri dönülmez bir noktaya gelinir. Güven hiç beklenmedik bir anda ortamı terk eder. Bir süre onun yokluğunda idare etmeye çalışılsa da bu bulaşıkçısı olmayan bir meydan kafesi işletmeye benzer.

Peki soru hiç sorulmasın mı? Tabii sorulsun. Merakın diğer 'r'lere düşkünlüğü unutulmadan zamanında, hazır olunduğunda ve tadında sorulsun lütfen...

workshop

Robinson Crusoe 'Kıymet bilmek' workshop'u için çok yakında İstanbul'da...

Anti virüs

Erkekler yaşlandıkça dikkatlerini çeken kadınların yaş ortalamalarında ciddi bir düşüş görülür. Küçük göğüslü, çırpı bacaklı bu kadıncık ekolü, adamı alır yerden yere vurur, iliğini kemiğini kurutur, alkole başaltır, viagradan medet umdurur. Yaşlandıkça saygınlığın artışını ön gören grafik eğrileri, Nabokov'un Lolita'sının bacak eğriliğiyle baş edemeyince hazin son başlar.
Bu duruma bir anti-virüs programı yazılsın istiyoruz. Duyun sesimizi Hacker'lar...

Hypnagogia

Dünyanın en büyük icatları ve fikirleri uyku ve uykusuzluğun bacak arasında bulunmuşsa, bizler basit iki bacak arasında neden istediğimizi bulmakta bu kadar zorlanıyoruz???

Hypnagogia: Uyku ile uyanıklık arasındaki bölge

Ortaçağ

Fırfırlı düşünceler içindeyim
Üzerime oturmuyor göğüs kısmı
Net bir duruş için ölüyorum belki
Ama havamdan da ödün vermiyorum

LavaboAç

Yorgun bedenin zihne yaptığı baskı artıyorsa, bilinçaltı artık olur olmaz yerlerde kendini ortaya atıyorsa ve ruhun kendisini baldırlarında varis olarak gösteriyorsa... Seni ancak bir poşet LavaboAç ve kaynar su keser...

Ex Atmak

Ecstacy piyasanın en ucuz uyarıcı haplarından biri olup, beyindeki mutluluk hormonu olan seratoninin aşırı dozda salgılanmasını sağlayan kimyasalları içeren bir haptır. Halk dilinde kullanılan 'ex' ayrıca son kullanma tarihini geçirmiş erkek/kız arkadaş için de kullanılır. İkisini de attığınız zaman çoşar, koşar, sevgi böcüğü olursunuz. Peki o zaman gayet organik bir versiyonu varken elinizde niye kimyasala takılasınız...

Dionysos Voltranı beğenir miydi?

Voltran, orji dünyasının kral robotu olarak teknolojiyle ilk golü attığından beri Dionysos'un adını duymaz olduk. Halbuki bu şarap ve zevk tanrısının, tanrı vergisi yaptığı ilkbahar şenliklerinde ilk hayat bulmuş orjilerin naifliğini metalik dünyada aramak gereksiz.
Uzun süreli ilişkilerine bi renk katmak isteyenler lütfen "voltron'ı oluşturmayalım" Geçmişe kıymet verip Zeusa bile kafası iyiyken vermiş olan Dionysos'un hatrı sayılır vizyonunu takip edelim.

iyiki varsın iphone

Dokunduğunda tek iz bıraktığın yer iphone'nunun ekranıysa, dişiliğin kitabını başucu yapmanın vaktidir.

hedonist namazda

Tanrı korkusu olan hedonist ile karşılaşanınız var mı? Epikuros'un ortaya attığı hazcılık anlamına gelen bu felsefenin altında yatanlar, üzerine örtülen peluş battaniyeden daha fazla haz verebilir bir insana. Zevk ve sefa üzerine kurulu düzenden nemalanmayı tercih etmiş olanlar, ezan okunurken ya da mezarlıktan geçerken yaptıklarının sesini mi kısarlar?
Peki bunun ilişki üzerine yansıması nasıl olur? Hedonist yapınız sevdiğiniz kişi için mum ışığında üzüm suyu (kesinlikle şarap değil) içmeyi kabul edebilir mi?
Yerim, içerim, sevişirim, hazdan sonra da ağzımı 3 kere çalkalar abdestimi tamamlarım diyenlerdenseniz, Tebrikler bu hayata bir kere daha gelmeyi garantilediniz:)))

Garden Party

Garden Party işini sadece çayır çimende mangal yapmak olarak algılayanlar, lütfen bir tık vizyon... Aslında bunun altında doğaya yakınlık, doğana yakınlık ve bundan dolayı da sevinçle parti moduna geçmek yatıyor. Hemen örnekle pekiştirelim. Örneğin bir adamla tanıştın, ilk yemeğine gittin. Ambiyans, senin yeşil simli farın, diz üstü eteğin, onun arkadan bağlı saçları yıkılıyor. Gecenin sonunda çok keyifli olduğundan hem fikir ayrılıp evlere dağılıyorsunuz. Sen 2. telefonu beklerken adam içindeki yılların tıkanıklığını çözüyor. Veee gelen haber. Kendi doğasını geç de olsa keşfedip erkeklere ilgisini deşifre ediyor...
Bu durumda sana onun için mutlu olmak, ona da kendi için mutlu olmak kalıyor. İşte Garden Party buna denir. Hakkını verenlere selam olsun:)

huzur diken

Deveye diken olayını tam da kafada oturtmaya başlamıştım ki, karşıma "Ben bu hayatta sadece huzur istiyorum" diyen biri çıktı. Huzurun açık ara hastası olan ben hemen bu teklife atladım tabii. 1. gün rahatlık. 2. gün gevşeme. 3. gün kurcalama. 4. gün arıza... Peki huzuru göreniniz oldu mu? Huzur kelimesi içinde barındırdığı yuvarlak hatlı harflerden dolayı bile daha fazla saygıyı hak ediyor diye düşünüyorum. Bana katılanların ellerini görelim...

vitamin

Bir ilişkinin kabuklarını soymadan yerseniz vitamini kaçmaz. Ama derseniz ki kabuklu sevmiyorum dişlerimi kamaştırıyor, o zaman sadece tok kalırsınız.
Özellikle hazımsızlık problemi olanlara duyrulur: İlişkinin kabuğu ile yeneni hem mideye hem de kalbe iyi gelir...

Niyetin Diyeti

Fokuslanma problemi olan, her daim takma kirpikli, kalın bilekli kadın o pazartesi uzun süredir devam ettiği diyetini uyguladı. Bir kase light süt içine 'hırsını' boca edip, çorba kaşığıyla ağzından akıta akıta yedi. Evden çıkma vakti. Orta şekerli 'Türk kaprisi'ni dışarıda istediği kıvamda içebilmek için evden çıktı. Üç beş yüzeysel arkadaşıyla lak lak yaptıktan sonra öğle yemeği için bir cafeye uğradı. "Izgarada az pişmiş 'ego' yanında da organik 'yalan" lütfen... "Yalnız yalanlar haşlama olsun" diye siparişini verdikten sonra süper ince dizüstünü masaya açıp, iş yapıyor edasıyla Feys buk'a girip dolandı. Arkadaş olmak isteyenler arasından beyaz gömlek gymiş, esmer çıtırları kabul ettikten sonra yemeğine döndü. Kuaförden çıktığında hava kararmıştı. Akşam yemeği için balıkçıda yeni flörtüyle buluştu. Tam da Kaltak mevsimiydi. Diyetine uygun 'kaltak' en sevdiği lezzetler arasındaydı. Gece aktı gitti. Yatmadan önce tartıya çıktı. Verilen kalori 0.
Fokuslanma problemi olan, her daim takma kirpikli, kalın bilekli kadın Niyetin Diyetini yapmaya ölene kadar yapmaya devam edecekti...

Uzaylı

Şimdi yanar döner aracına UFO (unidentified Flying Object) denen koca kafalı bir uzaylı yamacınıza inip, "Selam ben dostum" dediğinde sevgili tarafından bu kabul görüyorda, eski sevgili karşınıza çıkıp "Selam ben dostum" dediğinde neden kabul görmüyor?
Yeni adamın bu yaptığı gezegene mi hakaret yoksa homosapien dünyasına mı?
O zaman acaba homofobik kelimesini bir kere daha mı düşünmeli?
Hepimiz uzaylıyız, hepimiz koca kafalıyız...

eros bizi affet

Eros ok atmaktan yoruldu biz bok atmaktan yorulmadık.

içindeymişik yeşilmişik sazmışık

Aşkı tarif etmek bu kadar zorken anlayanı bulmanın kolay olduğunu düşünmek ne demek?
Düşünün seviyorsunuz seviliyorsunuz. Sonra birden içinize sığmayan çoşku hallerini en sevdiğiniz şairin (Can Yücel) kaleminden ortaya yuvarlıyorsunuz... "Bir çift yaprakmış dalında yumuşacık Tutmuşum tutmuşum ellerinden senin Düşmüşüz yavaşça bir sakin derenin İçindeymişik yeşilmişik sazmışık..."
Karşıdan gelen kahkaha sizin duygularınızın sesini bastırıyorsa, bir sazla birlikte olduğunuz kesin ama beraber yeşillenmek hayaldir.

şiirsel 2

Çölün kehribar sarısına inat bir esmer.
Yılanlı yolda yürümenin cazip korkusu,
Bilinenin gözükmeyecek kadar uzak olmasının yarattığı zihinsel uyuşukluk,
Ve buradayım.

Kızgınlıklarımın karnımın altında çıkardığı çıbana
Sevgiyle yaklaşacak kadar büyük,
Sevginin en sonunda payetsiz bir elbise kadar
sakin olduğunu anlayacak kadar olgunum
Ve hissediyorum.

Müzik var, bir de sen kafamda
Bir de şımarıklıkla kamaşan bedenim
Ama buradayım ve hissediyorum

Muzip bir gülüşün ardına sığınmış şehre ve
Mısır tanesi sıradanlığındaki insanlara rağmen
Burada, seni sevmeye devam ediyorum…

şiirsel

Dergahın esas sahibi bir gariptir
Varsa cüretin yamacında durmaya
O zaman bir uçurum sana sığ gelir.
Gülen adam dudakların değil gönlün hakimidir
Dikkat et çözdüysen hayatı
O zaman dur yamacında sana kolay gelir.
Konuşmak harç meselesidir.
İyi kardığına eminsen
At küreği hakkındır

Rıza Arızayı çözer mi?

Arıza yapmak: Hiç beklenmeyen bir anda bozulmak, işlevini yitirmek, su kaçırmak, bağlantının kopması, vb... gibi anlamlara gelen bir sözcük olsa da can sıkma kat sayısı yüksektir. Belli okazyonlarda arıza ortamını yumuşatmak için belli numaralar bile yaratılmıştır. Hatta bunlar özellikle 3 hanelidirler ki, cinnet anınızda bir de 7 numarayı hatırlamak için arızaya bağlamayın diye. 121 telefon işine bakar, 185 su işlerine... Peki evde oturuyosun sevgilin arızaya bağladı hangi numara seni bu keşmekeşten kurtarır? De ki var böyle bir sistem, müşteri temsilcileri nasıl bir eğitimden geçecekler?
3 sezon Sex& The City izleyen, üzerine de 'Güzin Abla'nın yanında 1 ay staj yapan, tezini de Haydar Dümen'e teslim eden eğitimli müşteri temsilcileri call center'a dolgun maaşla girince iş biter mi acaba?
Ben oyumu bu yeni sistemden yana koyuyorum ve arıza yapan sevgili durumlarında 000'ı tuşlayarak, ingilizce dinlemek seçeneğini es geçerek Rıza'ya bağlanmak istiyorum.

Tepe Göz

Çok yönlü olup, tek bakış açısı olan insana 'Tepegöz' diyorum ben ve bu tip insanlarla karşılaşınca Dede Korkut'u cepten aramak istiyorum. Basat hala bu adamlara basar mı merak ediyorum. Yoksa Basat bu işleri bırakıp kızgın şiş üreten bir fabrikanın patronu olup, borsayı mı takip ediyordur???

arama motoru

İroni gerçek dünya ile sanal dünya arasındaki dil farklılığından kaynaklanıyor. Sanal dünyada bahsi geçen 'arama motoru', tek tırnakla ifade edilip, bilgilenmeniz için faydalı bir öneri olurken, gerçek dünyadaki "Arama motoru!" çift turnakla seslenme nidasına bürünerek, yakın arkadaş eş dostun yaptığı tembih sözüne dönüşüverir.
Sanal dünyanın motorunda ne arasanız bulursunuz. A-seksüeldir ve ne isterseniz onu verir. Almak onun işi değildir. Gerçek dünyada dişi kutusunu 'tik'leyen motorlar almanın vermeye göre daha anlamlı olduğunu düşünürler. Ne ararsanız bulamazsınız belki ama aradığınız şeyi kesin bulursunuz.
Gerçek ya da sanal motor motordur diyenler sadece önünüze çıkan kutuyu doldurun. Sonuç her zaman anlık müspet olacaktır.

msn ben terk mi edildim???

Terk etmenin her şekli mübahmıdır? İlişkiyi bir satranç oyununa benzetirsek kurallar bellidir. Oyunda yenildiğini kabul edersin. Ya rakibin elini sıkar tebrik edersin, ya saati durdurursun ya da şahı (şiddeti egonun yüksekliğine bağlı) devirerek bitirirsin işi. Ama benim bildiğim asla masadan kalkıp sonra MSN'den mesaj atıp oyunu terk ettiğini mesaj atmazsın.
Oyundan zevk alırken gözlerini cüretkar şekilde kullananlara, oyundan çıkmak istediklerinde katarakt mı iner? Senin şahının her kıvrımını incelerken şehvetli bakışlar atan gözler, şahı devirirken niye gözlerini kaçırır.
Bu oyunu oynarken ne istediklerini bilmeyenler, her güzel hareketi kaçırırlar. Sadece kazanmaya odaklandıkları halde kaybettiklerini de MSN'de ilan ederler. Oyundan keyif alanlar ise el sıkışarak masayı terk ederler. Saat belki durmuştur ama gözler hala gönülden konuşmayı becerir.
Gülen ikon gözlerini, sözlerini, vücut dillerini iyi kullananlara hediye olsun o zaman:)

Partileyen Pan'lar

Bereket ve zevk tanrısı Pan'ın torunları aramızda. Yeni nesil Pan'lar keçi ayaklarını İtalyan özel yapım ayakkabıların ardına sakladıklarından beri yaşam zorlaştı. 'Panik' kelimesi bu mitolojik tanrıyı görenlerin tepkilerinden doğmuştur. Bugünün Pan'ları satsuma votka içer, uyuşmak için güzel nhymphaların peşine düşmek yerine sentetik minik haplar tercih ederler. Panik yapmanın tam sırası kızlar. Sizin ardınızdan panfülüt çalacak bir Pan değil, size saksafon çaldırabilecek Pan'lar kırları terk edip şehre indiler. Pan'ın anlamı 'birlik olsa da bugünün Pan'larının birlik, birliktelik gibi kavramlarla ilgilendikleri yok. Kırsalı terk edip koyunları korkutmaktan bıkan bu yarı tanrılar şehirde sekmeye bayılıp yeni hobi olarak da sizi korkutmayı tercih ediyorlar.
Yarı tanrılaştırdığınız adamların ayaklarını konrol edin bakalım yere tam basıyor mu? Ayakları yere basan adamı da istediğiniz tanrı adıyla ödüllendirin.

orta direk

"Başkaları için yaşamam gerekir, kendim için değil. İşte orta direk ahlakı..." demiş Bernard Shaw çağdaş yaşamın tek düğmeli çağdaş ceketli insanını tarif ederken. Rönesanstan nasibini alamamış ülkelerin ilişki anlayışı da bundan ibaret değil mi? Orta direk aşklar... Erkek lider, erkek kural koyan, kadın uygulayan, kadın bir kere daha uygulayan. Eğer bir ilişkiniz varsa ve erkeğiniz kendi için yapmanızı istediklerini söylüyorsa yapacaksınız yoksa iyi genden sperm alma şansınız, boğazda bir yalı satın almakla aynı olur. Bu aşamada öne çıkan kesinlikle bu hayatta en çok ne yapmak istediğinizle ilgilidir. Orta direk bir ahlakın içinde kendinize pembe panjurlu bir ev yaratabilirsiniz. Panjurlar eskiyince değiştirme garantisi bu nesil için geçerli değil maalesef. Ya da acı eşiğinizi yükseklere çekip "hep ileri" mottonuzu stilettolarınızla uyumlu olacak şekilde koltuk altı yapar, yolunuza devam edersiniz.
Hangisi daha acı verir bilinmez. Yalnız ve ortalama olmamak mı yoksa ilişkili olarak ortada kalmak mı?

Nezbiyen?

Erkek dünyasının vazgeçemediği bir numaralı fantezi, Hugh Hefner'a tonlarca para kazandırıp gençleştirirken bazılarını da madur edebiliyor. Dişi kişi tercihini erkek kişiden kullanıp, klasik hayallerin peşinden koşarken bir ara bakıyor ki gögüslerine ellemek isteyen bir de dişi katılmış koşturmacaya... Milenyum kadını taşa takılılıyo. Hani medeniyet opsiyonel değildi? Panik anında yukarıdan düşen bir oksijen maskesi yoksa ve başınızı koltuğun altına sokamıyorsanız ne yapacaksınız? Her zaman işe yarayan 'cool' duruş seçeneğini kusura bakmayın elinizden alıyoruz. İşte yine bir çoktan seçmece...
a- Önce yerinizde zıplayın sonra yerinizden zıplayın
b- Medeniyeti hayal kırıklığına uğratmadan bir kere tecrübe edin
c- Erkekleri hayal kırıklığına uğratmayın ve hep deneyin
d- Göğüslerinizi ve kendinizi alın ve Nezbiyen dünyasına sırtınızı dönün
e- Bu cevap sizden gelsin:)

yap boz - boz yapma

İşte size büyük bir soru geliyor... Bir ilişki yaşadınız, süre uzundu, dostluk boldu. İlişkide aradığınızı bulamadınız belki ama hayat boyu kaybetmek istemediğiniz bir insan buldunuz. Derken bir gün yeni adamla karşılaştınız. Kılıcı kınından uzun süre çıkmamış olduğundan parlak ve işlevsel... Yeni deli kan, ilk olarak yeni girdiği hayatınıza ev muhamelesi yaparak kurulu düzeni değiştirmek isteğinde... İlk iş kanepeden kurtulmak (eski dost erkek)... Teklif değil bu bir emir. Cevabınız "Hayır" ise ne olur?
a- Kılıç kınına aynı hızla geri girer, parlayacak başka ortam arar
b- Yeni kılıç gücünü bilir ve günü geldiğinde o koltuğu bir darbede yok eder
c- Kılıç kendinden beklenmeyen bir medeniyetle koltuğu kabul eder
d- Hiç biri ( Usüldendir)

Oyunu 'a'dan kullananlar hala çoğunlukta ve aramızda... Bunlar yapmaya gelirken bozanlar ama ben hala oyumu bozduktan sonra yapmaya çalışanlardan kullanarak azınlığı tercih ediyorum.

aşk ölçere el atın

Bir gün gelecek 'aşk ölçer' denilen şey de teknolojiden nasibini alacak. Benim burcum X, sevgilimin Y, Sonuç: Z... Bu ne demek? Kesinlikle ikinizin de değişmesi ve biraz 'Z' olmaya çalışmanız demek. Yoksa elinize kalan yanlız, mutsuz, hala arayan, elinde şarap kadehi olan X ya da Y olur. Siz olun aşk ölçere teknoloji el atmadan önce bulaşmayın.

cesarete ceza

Cesaretin cinsellikle bedenlenmesine izin vermek mutluluk getirir mi ya da sizi daha mı cesur biri yapar? Cinsel uzuvlar aslen bir çocuk yapma enstrümanı olarak hesaplandıysa, aşırı hızdan ceza yemek mümkün olabilir. Hatta çocuk hala ortada yoksa ceza ikiye katlar.
İlişkilerin yeniden düzenlenmesi için ikiz kuleleri patlatıp yeniden inşaa etmek gerekiyordur belki de. Bugünün ilişki anlayışı çul çaput üzerine çıkarak birbirine taş toprak atmak olarak düşünülürse, kırmızı başlıklı kız kurt ile yaşadığı yatak ilişkisi için dua etmelidir Tanrıya ve yaşadıklarına... Kafası karışık olanlara bir doz uyku hapı ve dolunayda dinlenme tavsiye ediyorum.

yanlış masal

Bir bilmecenin tek bir yanıtı olduğunu düşünenler her zaman yanlış cevabı verirler. Hayat dualitelerin sevişmeye meyilli halleriyle renklenen bir sahadır. Bu sahayı geniş kullanmak ise kişinin vizyonunu gösterir. Bir elmanın iki yarısı masalını bilen değil, iki farklı elmanın yarısını birleştirebilenler kazanır. Kırmızıyla mavi bir araya gelip mor oldukları sürece mutlu kalmayı başarabilirler. Kendi renginden vazgeçmeden ortak bir renk yaratmayı hayal edenler, geride iki mutsuz, bir bencil bırakarak yollarına devam etmek zorunda kalırlar. .. Morun değerini anlamanız ve yaşatmanız dileğiyle