15 Nisan 2019 Pazartesi

Fermente olmuş aşklar

Güvenin bağ bozumuna gidip, ahşap teknede, çıplak ayaklarımla ezmek istiyorum aşk sandığım her bir salkımı. Çiçekli elbisemin eteklerini sıyırıp, koyu kırmızıya kaçmış yalanların, sıçramış, ufak lekerinden esirgemek istiyorum, kıştan çıkmış soluk bacaklarımı. İçimi dökmek istiyorum sonra bu fermente olmuş üzümlere. Hatta italyanca anlatmak istiyorum yarım kalan hikayelerimi, daha seksi ve dramatik olsunlar diye. Doğanın sunduğu bu meyvenin en hafif meşrep ve ilahi içkisine  dönüşmesini seyrederken, kaybolmak istiyorum bütün yaşlarımda. Yer yüzünün en taşkın tanrısı olan Dionysus'un el verdiği bir ölümlü olarak, yediği tekelerin tokluğu ve su gibi akan şarabın sarhoşluğuyla; coşkuyu, yaşama sevincini ve mutluluğu anlamış dönmek istiyorum 20. yüzyıllara...

Hiç yorum yok: