22 Eylül 2010 Çarşamba

tecavüz

Kafamdaki kadına kim tecavüz etti?
Kadın olmanın büyük bir meziyet olduğunu düşünerek büyüdüm. Anneannem yani mavişim tam bir eski kadın modeli: muhteşem yemek yapan, kocasının kızgınlıklarını örtebilen, evini çekip çeviren, 70 yaşında hala kocası sevmiyor diye naylon çorap giyen ve tabii her sabah saçını sarıp, mavi gözlerine yeşil kalemini çekip kahvaltı hazırlayan kadın...
Sonra annem. O da yeni nesil kadınlara iyi bir örnek: Bakımlı, güzel, güçlü, çocukları için her zaman her şeyi terk edebilecek kadar cesur, muhteşem yemek yapma burada da var...
Ben bu kadınların arasında büyüyünce olanlar oldu belki de... Ben ikisinin de kötü taraflarını yok edip, iyi taraflarını alarak iyi bir kadın olabileceğimi düşündüm. Yanıldım. Hem de feci şekilde...
İşten gel, fönünü çektir, makyajını tazele, sevgilinle buluş, yemek hazırla, topla, kahve yap, seviş... Bu model nasıl görünüyor size yeterince kadın mı? Siz de yanıldınız...
Çalışan kadın modeli bu değil...
Evde otur, hiç bir iş yapma, hatta evinde birilerini çalıştır, buna rağmen sıkıl, adama her gün huzursuzluk çıkart, parasını harca, yemek yapmayı da bilme ( hayatında makarna dahi yapmış olma)... İşte siz tam evenilecek kadınsınız. Bravo tek taşınızı en büyük isteyecek kadar da girişimci olabilirsiniz.
Tekrar soruyorum kafamdaki kadına kim tecavüz etti???

4 yorum:

Adsız dedi ki...

"Zor sorularla başlarım, mahçup olursun" dedi genç ve güzel kadın.

:)

Verilen iki örnek (iyi ve kötü) bu kadar siyah ve beyaz mı yani. Gri tonları yok mu yani hiç bunların?

Ama tabi tam da tariflendiği gibiyse. İlk örnek'te erkeklerin kaçmasına sebep olacak hiçbirşey(Domine etme arzusu, Kapris, Aşırı ilgi talebi, ilişkinin ciddiyet seviyesini sürekli max seviyede tutma çabası, evlenme isteğini net bir şekilde ortaya koyma, ilk günden çok eşliliğin önünü kapama) yok ise hiçbir erkeğin ikinci örneği tercih edeceğini( Şayet Zoe Saldana kadar güzel değil ise, ve her sevişmesinde ayrı bir kadın kimliğine bürünüp erkeği diyardan diyara uçurmuyorsa) sanmıyorum.

Gördüğün gibi argumanlar dile getirdiklerinden kat be kat fazla.

Ama gene de erkekler salaktır. Ve bazen burnunun dibindeki eşsiz şeyleri görmeyip son derece basit şeylerin peşinden gidebilirler.

O cinsin bir temsilcisi olarak yeni argumanlar katmaksızın ikinci ama senin "çalışıyor" diye betimlediğin örneği son derece itici buldum.

Peki ya diğeri? biraz fazla rutin değil mi? Herşey bir kurallar zincirine bağlı. Pre-requsiteler var gibi sanki. Biraz oynamak lazım bu sırayla... Tanımlanan kural dizisini biraz değiştirmek lazım sanki...

Kızma ;)

Begüm Ahu Ağlaç dedi ki...

Daha fazla kafam karıştı:)) Erkeklerin kaçmasına sebep olacak liste çok muallak değil mi? Yani ben de senin gibi düşünerek rahat olalım, seviyorsak ve mutluysak evleniriz kafasına girdim ama sonuç ben 6 sene bir adamla çıktım ayrıldım, bütün bu listeyi yapan kadın 2 ay içinde adamla evlendi:((

Evet benim sıram dediğin gibi biraz ruhsuz görünüyor. Sen söyleyince dikkatimi çekti. Belki çok mantıklı, duygusu az. Mükemmeliyetçi tavır biraz sıkıcı olmuş bencede:))
Bana daha basite indirge bu konuyu please...

Adsız dedi ki...

Basite indirgeyemem.

Hatta sanırım uygun bir vaktimde bir miktar daha karmaşıklaştıracağım.

4G. broadband karmaşıklaştırma.

Adsız dedi ki...

Günler çabuk geçiyor öyle değil mi?

Bir sözüm vardı. Unutmadım. Aradan geçen sürede defalarca beynimi becermelerine rağmen hem de :).

Konumuz neydi? hıh. Kafanda yarattığın kadının ırzına geçilişi... Kadın-Erkek ilişkileri bla bla bla...

2 arkadaşım vardı... 10 sene kadar beraberlerdi. Fırtınalı bir aşk. şiddetli kavgalar, ayrılıklar, dayanamayıp tekrar birleşmeler. 3 gün ayrı 3 gün barışık.

Zamanla laçka oldu ilişki. Saygı bitti, tutku ve aşk kalsa da. Sonra 10 senenin hatırına evlendiler. 1 ay sonra da boşandılar.

Yani güzelim; çizdiğin iyi kadın-kötü kadın düzlemindeki kötü kadın belki de sana bir iyilik etmiştir.

gecikme için üzgünüm.

Ha bir de; Sölediğim her türlü sözün arkasına bir anlam yükleyip bana kızma lütfen.