20 Ağustos 2009 Perşembe

göbek taşı

Fikrine, zihnine, bilgisine çok güvendiğim bir erkek arkadaşımla ilişki muhabbetinin göbek taşına oturduk geçenlerde. Bu adam kitap yazıyor, keman çalıyor, yıldız haritası çıkartıyor, pisagor teoremini gurcukluyor, felsefenin kıvırcık saçlarını ince telli tarakla tarıyor... Yapıyor da yapıyor. Kendini doyasıya yaşıyor. Tabii ki yalnız bir adam. Hemen benden kadın genlerinden kaynaklı en ilkel sorular geliyor: " Hiç evlenmek istemedin mi?", "Kadın olsa bunlar olmaz mıydı?"... Karşıdan gelen cevap şimdiye kadar duyduğum en güzel cevaplardan biri: "Yalnız yaşamak kolaya kaçmaktır. Ben tembel bir adamım. Bir insanla yaşayabilmek için mücadele gerekir, kendinden vermek gerekir, sonra almak gerekir, paylaşmak gerekir. Hakkını vermek gerekir."
Yalnız yaşayan bir erkekten bu olgunlukta bir cevap alabilmek için o adamın yaptıklarının hakkını veriyor olması lazım.
Biz kadınları güçlü kılan, bu mücadeleye belki de doğuştan hamurumuzun yatkın olmasıdır. Belki de erkekleri biraz mücadelenin içine katma çabasıdır Havva'nın elma numarasını çekmesi... Belki katılımcı olmakta fayda vardır

Hiç yorum yok: