20 Temmuz 2010 Salı

Neyin peşindesiniz?

Bilindik bir gazetenin bilindik bir köşe yazısı tadında olacak belki ama dün yaşadığım devlet hastanesi tecrübem üzerine alkol almadan uyuyamadım. Bir arkadaşımın gözü gibi baktığı yaşlı annesi fenalaşınca apar topar en yakın devlet hastanesine koşuldu. Acilden yapılan acil giriş içerdeki ortama fazla hızlı kaldı. Teşhis koymak için, hastanın geliş hikayesi bile kulak ardı yapılarak bir takım testler önerildi. Bu testler için inanın doktor olmak gerekmiyor. Bana da birini getirseniz kan ve çiş testi isterim. Hadi bunu geçtik. Sonuçlardan bir bok anlamayan nöbetçi doktorlar hastayı öylece sedyede kaderine bırakıverdi. Sen sormazsan kimse ilk hareketi yapmıyor. "Şimdi ne yapmalıyız doktor hanım?" "Hımm ben çıkıyorum ama Burcu hanıma sorabilirsiniz". Burcu hanım bir psikiyatrist!!!! Burcu hanım: "Ben anlamam pek ama başka bir hastaneye götürüp genel cerraha gösterin". "Burada yok mu GC?", "Bugün YOK"... Saat 16:30'da başlayan ACİL durum, aciliyetini kaybedene kadar ambulansla 3 hastane gezildi. Gece yarısı hala ultrasona sokulmaya çalışılan anneciğini arkadaşım en son eve götürdü. Yanında bir teşhis veya tedavi önerisi var mıydı? Tabii ki Hayır. Ben teşhisi koyuyorum. Sigaranın üzerine boy boy resim seçip, benim sağlığımla ilgili benden önce davranıp mekanlara yasak getiriryorsunuz ya. Ben sigaradan ölsem anlayacak doktorunuz yok. Neyin peşindesiniz sizi ilkel, cahil adamlar...

2 yorum:

izmirmom dedi ki...

üzücü olduğu kadar da gerçekci bir olay. çok yazıkki hergün kim bilir kaç defa yaşanıyor bunlar, bazen de acı sonuçlarıyla. arkadaşın benimde çok yakın bir arkadaşım, annesi ise ayrıdır benim için. sizin o koşturmalarınız sırasında bende bir doktor akrabamızı arayıp en azından bulunduğunuz hastaneden bir tanıdık doktor varsa isim almaya çalıştım. tanıdık doktor yokmuş ama duyduklarım kanımı dondurdu. hele ölecek olsa hiç almazlar dedi. ne uygarlığı?, ne medeniyeti? geçiniz....

Begüm Ahu Ağlaç dedi ki...

Çok sevindim sizin de buraya bu konuda yorum yapmanıza. Ben bu kadar kötüyü tahmin bile edemezdim. Daha üzücüsü: Biz oradayken çekilen akciğer röntgenini elinde sallayan doktorun "çok iyi durumda ciğerler" demesi ve aslında zatürre olması hastamızın. Bunlara ne dersi veriyorlar okulda din dersi mi? Ben anlamadım. Sevgiler