11 Mart 2010 Perşembe

Sanırım sanrı

Yaşadığımız çoğu ilişkinin sınırı sanrılara dayanıyor. Dışarıdan olumlu bir temas ve uyum algılamasak da yaşamak istediklerimiz bizi olası bir dünyanın içine şizofren bölünmelerle itiveriyor. Kulağımıza tıkaç gibi yerleştirilmiş bilgiler gerçek sesleri duymamızı engelliyor. Bilindik bir dünyanın parçası olmak için harcadığımız çaba, yaşadığımız gerçekleri emaye tabaklar gibi dolabın en görünmeyen yerine yerleştiriyor. Bahar temizliği sırasında karşılaştığımız emayeler, üzerimizde ağırlık yapıyor. Yere çöktürüp ne yapacağımızı düşündürüyor. Ben baharı ve temizliğini emayelerle karşılaşma ihtimalinden dolayı seviyorum. Bakalım bu sene dolabın arkalarından neler bulacağım???

2 yorum:

Unknown dedi ki...

şahane:) nasıl başarıosun bunu bazen anlamıyorum senden km lerce uzaktayken kendi kafamda düşündüğüm şeyleri açıp burda okutmayı bana??

Begüm Ahu Ağlaç dedi ki...

Asla yalnız olmadığını hatırla. Acını biraz belki hafifletir. Hepimiz seninle aynı şeyleri yaaşıyoruz. Sadece bazılarımız bunu dile getirip kendini eleştirme ve görme yetisine sahip. Bu da kendini geliştirmeni duygularını anlamanı sağlayan birşeydir. Hiç kötü olamaz:))s.s